Mısır'da Siyasi Yapılanma

Mayıs 2012, Vuslat

Kadro Değişikliğinden Sistem Değişikliğine

Muhtelif Arap ülkelerinde halk dikta rejimlerini devirmek için büyük kalabalıklarla meydanlara çıktı. Kararlı mücadeleler verdi. Dikta rejimleri vasıtasıyla korku saltanatlarını yürüten diktatörler önce biraz direndi. Ama sonra bazıları daha fazla direnmelerinin hayatlarına mal olabileceğini düşünerek koltuklarını terk ettiler. Bazıları da inatçılıklarını sürdürdü. Direnen kitleleri sokak sokak takip edecekleri ve fare deliklerine girseler bile peşlerini bırakmayacakları tehdidinde bulundular. Ama sonunda kendileri o deliklere girdi ve öfkeli kalabalıkların şiddetine maruz kalarak hayatlarını kaybettiler.

Bu devrimler ilk etapta zalimleri deviren devrimler oldu. Asıl önemli olan sistemlerinin de tamamen devrilerek yerine Allah'ın koyduğu hükümleri gözeten, hakka ve adalete riayet eden, zulmün tümüyle önünü kapatan yeni sistemlerin hâkim kılınmasıdır. Korku saltanatları kurmuş zalim diktatörlerin devrilip onların yerine insaflı birilerinin getirilmesiyle kadro değişikliği yapılmış olur. Ama eski diktatörlerin mirası durumundaki zulüm sistemleri ayakta kalırsa hak ve adalet hâkim kılınmış, halkın hakkı tercihini ortaya koyacak devrim tamamlanmış olmaz. Güdük ve yeni kadrolar tarafından istismara açık kalır. Bir veya iki halkadan sonra uluslararası güçlerle işbirliğine açık kadrolar tarafından yeni korku saltanatlarının kurulmasına müsait olur.

Kurulacak sistemde hak ve adalet ilkelerinin mutlaka belirleyici ve denetleyici ana unsur olması gerekir. Yüce Allah'ın vahiyle bildirdiği adalet ilkelerinde yönetici kadronun, bu kadroyu denetleyecek ve yeri geldiğinde görevden alacak meclisin halk tarafından seçilmesine engel bir kural yoktur. Hatta halka böyle bir imkân ve fırsat tanınması günümüz şartlarında yönetimin adalet çizgisinden ayrılmasına, zulme kaymasına engel olunmasını sağlayabilir. Ama vahyin temel ilkeleri siyasi irade için de halk iradesi için de ana yolu belirler. Vahyin belirlediği ana yoldan çıkılması bir sapmadır.

Mısır'da bugün kadro değişikliği merhalesinden sistem değişikliği merhalesine geçiliyor. Kadro değişikliği merhalesinde halk yerel korku saltanatıyla savaştı. Sistem değişikliği merhalesinde ise uluslararası güçlerin kurduğu korku saltanatıyla savaşmak zorunda. Bu güçlerin korku saltanatı belki askerlerle, silahlarla değil siyasi oyunlarla, sinsi tuzaklarla ve içerideki işbirlikçilerine inşa ettireceği duvarlarla zorluk çıkaracak. Bu yolla devrimin tamamlanmasının engellenmesi, eski işbirlikçi düzenin ana yapısının korunması için muhtelif yollara başvuracak. Dolayısıyla halkın bu merhalede daha zor bir mücadele vermesi gerekecektir.

Biz de geçiş döneminin ardından yeni sistemin inşa edilmesi merhalesinde meydana gelen gelişmeler hakkında özet bilgiler vermek istiyoruz.

Seçimlerden Çıkan Sonuçlar ve Parlamentonun Aritmetiği

Mısır'da geçiş döneminde yönetimi devralan Yüksek Askerî Konsey seçim sisteminde bazı değişiklikler yaptı. Bu değişikliğe göre seçimler üç aşamada tamamlandı.

İlk aşama 28 Kasım 2011 son aşama ise 11 Ocak 2012 tarihinde gerçekleştirildi. Her bir aşamada 9 vilayette ve iki gün boyunca oy kullanıldı. Her bir aşamanın bir esas oy kullanımı, bir de kesinleşmeyen sandalyeler için iadesi gerçekleştirildi. Her seçim bölgesinden üç milletvekili seçildi. Bunların ikisi için liste halinde, biri için de ferdi aday gösterildi. Ancak ferdi adaylar da çoğunlukla yine partileri temsil ediyordu. Ferdi adaylar arasında herhangi bir partiyi temsil etmeyen bağımsız adaylar da vardı ve onların arasından da 25 aday seçimi kazanarak parlamentoya girdi.

Parlamentonun 498 üyesi seçimle on üyesi de Yüksek Askeri Konsey tarafından tayinle belirlendi.

Bu seçimlerde Halk Meclisi üyeleri belirlendi. Aynı sistem üzere 29 Ocak - 11 Mart 2012 tarihleri arasında üç aşamalı olarak Şura Meclisi üyeleri belirlendi.

Ondan dolayı gerçekleştirme aşamasında epey karmaşık bir seçim oldu. Bu yüzden yeni seçim sistemi siyaset ve kamu yönetimi alanında uzman bilim adamları tarafından bayağı eleştirildi.

Biz burada halkın destek oranları ve parlamentoya yansıması üzerinde duracağız.

Siyasi partilerin birçoğu aralarında ittifak oluşturarak seçime girdi. Bunun sebebi bir adayın Meclise girebilmesi için seçime girdiği bölgeden yüzde elli oy almasının gerekmesiydi. İlk oylamada kazananların belirlenememesi durumunda eleme yapılarak iade oylaması yapıldı. Dolayısıyla söz konusu ittifaklarla bir dairede a partisinin diğer dairede b partisinin adayını desteklediler. Seçimin tamamlanmasından sonra her bir partinin adayı kendi grubuna iltihak edince parlamentodaki aritmetik de ortaya çıkmış oldu.

PartiListeyleFerdiTayinleToplamOran (%)
Hürriyet ve Adalet Partisi (Müslüman Kardeşler)115101-216 42.52
Nur Partisi (Selefiler)8821-10921.45
Vefd Partisi (Liberal)392-418,07
Mısır Toplumsal Demokrasi Partisi15-1163,15
Özgür Mısırlılar Partisi151-163,15
İnşa ve Kalkınma Partisi49-132,56
Reform ve Kalkınma Partisi81-91,77
Vasat Partisi9--91,77
Devrim Sürecek İttifakı8-191,77
Onur Partisi6--61,18
Mısır Ulusal Partisi41-50.98
Mısır Vatandaş Partisi31-40.78
Asalet Partisi3--30.59
Tecemmu' (Birlik) Partisi3--30.59
Özgürlük Partisi21-30.59
İttihad (Birleşme) Partisi21-30.59
Demokratik Barış Partisi2--20.39
Uygarlık Partisi11-20.39
Adalet Partisi11-20.39
Çalışma Partisi1--10.19
Mısır Özgürlük Partisi1--10.19
Mısır Arap Birlik Partisi1--10.19
Ulusal Kurtuluş Partisi--110.19
Nasırcı Parti1-10.19
Bağımsızlar-257326,3
Toplam33216610508100

Bu sonuçlara göre Müslüman Kardeşler'i temsil eden Hürriyet ve Adalet Partisi parlamentoda 216 sandalye elde ederek birinci, yine İslâmî camiayı ve selefi kesimi temsil eden Nur Partisi de 109 sandalye kazanarak ikinci parti oldu. İkisinin aldığı oy oranı % 66'ya yani oyların üçte ikisine ulaşırken, parlamentoda aldıkları sandalye sayısı da 325'e yani toplam sandalye sayısının %63.97'sine tekabül ediyor. Parlamentodaki bu ağırlığı bir ittifaka ve güç birliğine dönüştürmeleri durumunda Mısır'da yeniden yapılanma döneminde sistemi İslâmî perspektife göre şekillendirmek için başarılı adımlar atmaları mümkündür.

Burada oranlar ile kastedilen meclisteki sandalye sayılarının oranıdır. Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere partilerin birçoğu bu sandalyeleri ittifaklar yoluyla elde ettiğinden sandıktan çıkan oyların partilere paylaşımı net değil. Ancak sandıktan çıkan oy oranlarıyla parlamentodaki sandalye sayısının yüzdeleri birbirine çok yakın olmuştur.

Her ne kadar askerî konseyin yönetimi elinde bulundurduğu geçiş döneminde gerçekleştirilmiş olsa da, Mısır'da kraliyet rejiminin devrilmesinden bu yana ilk kez bir dürüst seçim yapılmış oluyordu. Ondan dolayı halkın iradesi sandıktan çıkan sonuçlara yansıdı. Dikta rejiminin devreden çıktığı ve yönetimi ellerinde tutanların herhangi bir müdahalede bulunmadıkları bir seçim aynı zamanda daha önce dikta rejimi döneminde gerçekleştirilen seçimlerin halkın iradesini yansıtmaktan son derece uzak olduğunu çok açık bir şekilde gözler önüne sermiştir.

Geçici Yönetim Merhalesinden Yeniden Yapılanma Merhalesine

Hüsnü Mübarek diktasının devrilmesinden sonra geçici yönetim merhalesi başlatılmış ve bu merhalede Yüksek Askerî Konsey'in siyasi otoriteyi elinde tutması kararlaştırmıştı. Ancak bu bir tür cunta yönetimi oluşturulması değil yeni sivil otoritenin oluşturulmasına kadar kontrolün muhafaza edilmesi amaçlıydı. Geçiş merhalesinin yaklaşık bir yıl sürmesi, bu süre içinde seçimlerle yeni parlamentonun ve başkanın belirlenmesi, parlamentonun oluşturacağı komite vasıtasıyla yeni Anayasanın hazırlanması ve sistemin genel çerçevesinin şekillendirilmesi kararlaştırılmıştı. Şimdi bu aşamaların tamamlanması için çalışılırken uluslararası güçlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin oluşturduğu engellerle, gediklerle ve kasislerle karşılaşılıyor. Bütün bunların aşılmasının çok da kolay olmayacağını ve zaman alabileceğini kabullenmek ama İslâm'ın koyduğu nizamın devlet, toplum ve fert hayatını kapsayan ulvi bir nizam olduğu ilkesine dayalı ideallerden de sapmamak gerekir. Temennimiz bu ideallere doğru kararlı bir ilerleme gerçekleştirilmesidir.

Emperyalizm ve Siyonist İşgal Devleti Tedirgin

Mısır hem Arap dünyasındaki yeri hem de stratejik konumu açısından uluslararası emperyalizm ve onun İslâm âleminin göğsüne bir hançer gibi sapladığı siyonist işgal açısından büyük önem taşıyor. Geçmişteki dikta yönetimleri döneminde özellikle siyonist işgal devleti için bir tampon güç görevi görüyordu. İşgal altındaki toprakların Sina'ya açılan sınırlarının ve Kızıldeniz'le bağlantılı kıyılarının güvenliğini sağlama alma görevi bu yönetime verilmişti. Şimdi İslâmî duyarlılığa sahip bir yönetimin böyle bir görevi kabullenmeyeceği gibi Filistin halkının özgürlük mücadelesine destek vereceği, böyle bir yönetimin iş başına gelmesinden sonra Gazze'ye uygulanan ambargonun büyük ölçüde etkisiz hale geleceği tahmin ediliyor. Bu yüzden siyonist işgal devleti ve başta ABD olmak üzere onu himaye etmeye büyük özen gösteren emperyalist güçler Mısır'daki siyasi gelişmelerden dolayı son derece tedirgin durumda. İslâmî hareketin halktan aldığı desteği siyasi otoriteye taşımasının ve bölgede etkin bir güç haline gelmesinin önüne geçmek için çeşitli yollara başvuruyor, muhtelif organlardan yararlanmaya çalışıyor, yerli işbirlikçilerinin daha aktif bir şekilde devreye girmelerini sağlamak için çaba harcıyorlar.

Yargının Yeniden Yapılanmanın Önünde Duvar Oluşturması

Emperyalist güçlerin Mısır'da İslâmî hareketin güçlü bir siyasi otorite oluşturmasını ve halk iradesini sivil yönetime taşımasını engellemek için kullanmak istediği organlardan biri yargıdır. Adalet ve hukukla ilgili söylem ve ilkeleri istismar ederek yargının, sivil yapılanma ve halk iradesi önünde bir duvar oluşturması için çalışıyorlar. Yargı mekanizmasını aktif bir şekilde devreye sokarak bir tür yargı cuntası oluşturmak ve onu sivil idare üzerinde sopa gibi kullanmak, çizilen kırmızıçizgiyi aşmaya kalkışması halinde bu sopadan yararlanmak istiyorlar.

Anayasa Değişikliği Çabaları ve Anayasa Komisyonu'nun İlgası

Yeni yapılanma döneminde yargı mekanizmasının bir tür kanun cuntası gibi devreye sokulması çabalarının en önemli örneklerinden biri Anayasa Komisyonu'nun Kahire İdare Mahkemesi tarafından ilga edilmesidir.

Yeni Anayasanın hazırlanması geçiş döneminin en önemli aşamalarından birini oluşturuyordu. Bunun için yeni parlamentonun seçilmesinden sonra yüz kişilik bir Anayasa Komisyonu oluşturuldu. Parlamentoya yansıyan halk iradesinin Anayasa Komisyonu'nda da yeterince temsil edilebilmesi için kalabalık bir komisyon oluşturuldu. Fakat adı geçen mahkeme önce herhangi bir gerekçeye dayanmaksızın komisyonu ilga etti. Sonra da hıristiyanların ve kadınların yeterince temsil edilmediği için halk iradesini tam yansıtmadığı iddiasında bulundu. Oysa komisyon parlamentodaki temsil oranlarına göre oluşturulmuştu ve bu oranlar da halk iradesinin sandığa yansıyan şekliydi. Gerçekte ise halkın İslâmî tercihinin yeni Anayasaya yansımasını engellemek için yargının kullanılması isteniyordu. Ancak biz Allah'ın izniyle bu engelin aşılması için kararlı mücadelenin süreceğine inanıyoruz.

Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ve Halk İradesine Set Koyma Çabası

Mısır şimdi önemli bir seçime daha hazırlanıyor. Bu ayın yani Mayıs'ın sonunda cumhurbaşkanlığı seçimleri gerçekleştirilecek. Bu seçimlerde İslâmî hareketi temsil eden adayların halkın önüne çıkmasının engellenmesi için muhtelif yollara başvuruldu. Ancak yasal olarak herhangi bir gerekçe bulunamadı. Sudan bahaneler öne sürüldü. En sonunda Yüksek Seçim Kurulu, Hüsni Mübarek dönemi kalıntısı Ömer Süleyman gibi adayların tasfiyesiyle birlikte Müslüman Kardeşler'in adayı Muhammed Hayrat eş-Şatır ve Selefi kesimin adayı Hazim Salah Ebu İsmail'in başvurularını da reddetti. Yani hepsini aynı kefeye sokarak devreden çıkarma yoluna gitti. Asıl amaç ise İslâmî hareket adaylarının halkın önüne çıkmalarının önüne geçmekti. Çünkü onların çıkmaları durumunda halkın tercihinin onlardan yana olacağı biliniyordu.

Mısır'da cumhurbaşkanının geniş yetkilere sahip olması ve yeni yapılanmada onun bu yetkilerden istifade edeceğinin bilinmesi sebebiyle geçiş merhalesinde bu makamın kontrol altında tutulmasına çalışılıyor.

İrtibatlı Yazılar:

  • Mısır'da Başkanlık Mücadelesi
  • Başkanlığa Talip Olanlar
  • Tahrir'den Anayasaya
  • Değinmeler
  • Mısır Seçimlerinin İlk Sonuçları
  • YAK'tan Yakıt Alabilmek