17 Haziran 2022 Cuma, Yeni Akit
Tunus’ta tek adam diktatörlüğünün kazıklarını sağlamlaştırma çabası içindeki Kays Said’in 57 hakimi görevden almasına tepki gösteren yargı mekanizması çalışanlarının grev eyleminden sonra dün yani 16 Haziran 2022 Perşembe günü de ülkenin en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Birliği’nin kararıyla genel grev gerçekleştirildi. Daha çok, diktatörün kişisel kararıyla iş başına getirilen hükümetin ekonomik sorunların çözümü konusunda çok başarısız kalmasına tepki amacı taşıyan genel grev ülkede pek çok sektörde hayatı felç etti.
Bilindiği üzere, salgının yol açtığı sorunlar yüzünden tüm dünyada ekonomik sıkıntılar yaşanıyor. Bu sıkıntılar doğal olarak, zaten kendi ayakları üzerinde durma imkanlarından yoksun, 2010’da başlayan halk ayaklanması sonrasında yaşanan çalkantılar sebebiyle önemli güç kaybına maruz kalan, siyasi yönden de henüz yeterince istikrara kavuşamamış Tunus’u da ciddi şekilde etkilemiş durumda. Ancak bu ülkede seçimle cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan kişinin, dışarıdan ve içeriden yapılan pohpohlamalarla tek adam diktatörlüğüne heveslenmesinden kaynaklanan siyasi sorunların ekonomik sorunlarla birleşmesi kitlesel tabanın tepkilerinin de artmasına neden oldu. Eğer ki hadise tüm dünyayı sarsan ekonomik sorunların Tunus’a düşen payından ibaret kalsaydı belki toplum da bazı zorluklara katlanmayı ve biraz gidişatın sonuçlarını beklemeyi tercih edebilirdi. Zaten grev kararı alanlar da aynı zamanda cumhurbaşkanı Kays Said’in kararlarını protesto amacıyla böyle geniş çaplı bir eylem gerçekleştirdiklerini dile getirdiler.
Tunus’un en büyük işçi sendikası durumundaki Genel İşçi Birliği Sendikası’nın genel grev gerçekleştirmesinden birinci derecede etkilenen sektör ulaşım oldu. Çünkü hava, deniz, tren ve otobüs seferleri neredeyse tamamen durdu. Ulaşım sektöründe faaliyetlerin durması ise bütün alanları etkiliyor. O yüzden normalde greve katılmayanlar da bundan doğrudan etkileniyor ve çalışmaları aksıyor. Kaldı ki grev sadece ulaşım sektörüne mahsus değildi. Hemen bütün alanlarda, söz konusu sendikaya bağlı çalışanlar greve destek vererek çalışmayı durdurdu.
Sendikanın genel sekreteri Nuruddin et-Tabubi genel grevin başlatılmasından sonra yaptığı açıklamada grevin %96 oranında başarılı olduğunu hatırlatırken, sendikalarının ülkede siyasi gidişatı etkileme gücüne sahip olduğunu bir kez daha ortaya koyduğuna dikkat çekti.
Bu genel grev aynı zamanda tek adam diktatörlüğüne heveslenen Kays Said’e, örgütlü halk mücadelesinin bütün yollarının kapatılamayacağı ve ülkede yeniden Burgiba ve Bin Ali dönemlerine geri dönülmesinin kolay olmayacağı mesajı vermesi açısından anlamlıydı. Grevi düzenleyen sendikanın genel sekreterinin, teşkilatlarının ülkedeki siyasi gidişatı etkileme gücüne sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiğine dikkat çekmesi de bu açıdan önem taşıyor. Çünkü Said’in diktatörlüğe kademe kademe ilerleme çabalarının önünü kesecek en önemli etken sivil direniş olacaktır. Yemen ve Libya’daki sahnelerin aynısının Tunus’ta da ortaya çıkması bütün ülkeyi ciddi sarsıntılara ve çalkantılara sürükleyebilir ve o durumda ülkenin toparlanması çok uzun zaman sürebilir.
Bu yüzden Tunus Genel İşçi Sendikası’nın sivil eylemi ülkedeki diğer sivil toplum kuruluşlarından da destek gördü. Muhtelif siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları sendikanın genel grevini desteklediklerini ve kararını yerinde bulduklarını ifade eden açıklamalar yaptılar. Tunus Basın Mensupları Ulusal Sendikası da genel grev kararına tam destek verdiğini ve Genel İşçi Sendikası’nın taleplerini haklı ve meşru talepler olarak gördüklerini dile getirdi.
Bu aşamada Said’e tek adam diktatörlüğünü geri getirme politikasını uygulamasının kolay olmayacağı, bu yolda ilerlemekte ısrar etmesi durumunda karşısına ciddi engeller çıkabileceği mesajları verilmesi önemlidir. Çünkü diktatörlük hevesindeki bu adamın planladığı sistemi oturtması durumunda onun zulüm ve haksızlıklarının önüne geçilmesi çok daha zor olacaktır.