İsrail ve Lübnan – İran arasında yeni gerginlik

7 Ağustos 2021 Cumartesi, Yeni Akit

Lübnan’ın güneyinde son günlerde bir gerginlik yaşanıyor.

5 Ağustos Perşembe günü, yani Beyrut’taki patlamanın birinci yıldönümünden bir gün sonra, bir yandan da Lübnan’da yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen Necib Mikati’nin çalışmalarını sürdürdüğü sırada İsrail, Güney Lübnan’a füze saldırısı gerçekleştirdi. Haberlerde belirtildiğine göre bu, İsrail’in yedi yıldan sonra Güney Lübnan’a gerçekleştirdiği ilk saldırıydı. Ancak İsrail bu saldırıyı, bölgeden atılan füzelere cevap olarak gerçekleştirdiğini iddia etti. İsrail, 4 Ağustos Çarşamba günü Lübnan topraklarından iki füze atıldığını ve birinin İsrail hakimiyeti altındaki Kiryat Shmona civarına düştüğünü ileri sürmüştü.

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Başbakan Hasan Diyab uluslararası mekanizmaları İsrail’in saldırılarının engellenmesi için müdahalede bulunmaya çağırdı. Bu arada bölgede bulunan BM Barış Gücü (UNIFIL) taraflara tansiyonu düşürme çağrısı yaptı.

Ama Cuma sabahı hâlen İsrail işgali altında ve normalde Lübnan topraklarından olan Şeb’a çiftliklerindeki açık alana füze saldırıları gerçekleştirildi. Aynı vakitlerde Suriye’ye ait olan ve 1967’den beri İsrail işgali altında tutulan Golan Tepeleri’nde de uyarı sirenlerinin çaldığı haber verildi.

Haberlerde Lübnan tarafından en az 10 füze atıldığı belirtildi ve saldırıları İran güdümlü Hizbullah örgütü üstlendi. İsrail işgal yönetimi füzelerin çoğunun Demir Kubbe sistemiyle havada imha edildiğini ve herhangi bir can kaybı ya da yaralanma olmadığını duyurdu. Fakat haber ajansları tarafından verilen bilgilerde Şeb’a çiftliklerinden dumanların yükseldiğinin görüldüğü, bunun da bu bölgeye bazı füzelerin düştüğüne delalet ettiği dile getirildi.

İsrail işgal rejimi saldırılara cevap amacıyla Lübnan’ın sınır bölgelerine top saldırıları düzenledi. Bir yandan da sınır bölgelerindeki askeri güçlerini takviye etti.

Biz tabii bu yazıyı hazırladığımız saatlere kadar yaşanan gelişmelerin kısa özetini verdik. Belki sizin yazıyı okuyacağınız saatlere kadar geçen vakitte yeni bazı gelişmeler olabilir. Ancak uzmanlar olayların yeni bir savaşa sebep olması ihtimalinin pek olmadığını dile getiriyorlar. Lübnan Başbakanı Hasan Diyab’ın açıklamalarında bölgede sükunet sağlanması ve İsrail’in 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararına uyması için baskı yapılması çağrısında bulunması Lübnan tarafının askeri faaliyetlerin genişletilmesi değil diplomatik yönden meselenin çözümlenmesi yanlısı olduğunu gösteriyor. İsrail’in de Gazze’de aldığı darbeden sonra Lübnan’da önü görülmeyen bir maceraya atlamaya istekli olacağını sanmıyoruz.

Fakat Lübnan’da İran tarafından desteklenen ve yönlendirilen Hizbullah ile İsrail arasında bu gerginliğin, bir İsrail şirketine ait petrol tankerinin Umman Denizi açıklarında, Hint Okyanusu’nda gemi mürettebatından iki kişinin hayatını kaybetmesine yol açan bir saldırıya uğramasından sonra yaşanmasının tesadüf olduğunu sanmıyoruz.

İsrailli armatör Eyal Ofer’e ait, Londra merkezli Zodiac Denizcilik firması tarafından işletilen MV Mercer Street adlı tankere düzenlenen saldırının ardından gerek İsrail ve gerekse ABD yetkilileri İran’ı suçladı. Biri İngiltere diğeri Romanya vatandaşı olan iki mürettebatın hayatını kaybettiği saldırının bir korsanlık olayı olmadığını, saldırının arkasında İran’ın bulunduğunu iddia eden İsrail, Tahran yönetimine intikam tehdidinde bulundu.

Ancak Tahran yönetimi suçlamaları reddetti ve kendisinin saldırıyla hiçbir ilgisinin olmadığını belirterek, İsrail’in herhangi bir “ahmaklık” yapması durumunda kendisinin de sert bir karşılık vereceğini dile getirdi. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada İsrail’e “bizim gücümüzü sınamaya kalkışmayın” diye uyarıda bulundu. Gerçi bu tür tehditlere artık kulaklarımız alışmış durumda. O yüzden olayların, bazılarının iddia ettiği şekilde tehlikeli boyutlara çekileceğini sanmıyoruz ama hadiselerin ne yönde gelişeceğini görmek için biraz beklemek gerekiyor.