Şirin Ebu Akile’nin öldürülmesi

13 Mayıs 2022 Cuma, Yeni Akit

İsrail işgal güçlerinin son dönemde sık sık bastıkları Cenin Mülteci Kampı’na 11 Mayıs Çarşamba sabahı daha ortalık aydınlanmaya başlamadan yine baskın düzenlemeleri üzerine, Arap dünyasının en etkili tv kanalı olduğu kabul edilen El-Cezire’nin 51 yaşındaki muhabiri Şirin Ebu Akile de olayları olduğu gibi görüntülemek, siyonist canavarların sergilediği vahşeti yerinde tespit edip tüm dünya kamuoyunun dikkatine sunmak için erkenden harekete geçmişti.

Tabii, işgalci siyonistler bir yandan vahşette sınır tanımazken diğer yandan dünya kamuoyunun kendilerini “masum, hakkını savunan”, Filistinlileri ise “terörist, haksızlık eden” olarak kabul etmesi için yanıltma amaçlı propaganda faaliyetlerine de büyük yatırımlar yapıyorlar. Dolayısıyla gerçekleri yerinde tespit eden ve olduğu gibi kamuoyunun dikkatine sunan gazetecilerin çalışmaları kendilerini ciddi şekilde rahatsız ediyor.

Bu yüzden şimdiye kadar basın mensuplarına yönelik pek çok saldırı düzenlediler. Çalışmalarını engellediler. Birçoklarını hunharca katlettiler veya yaraladılar. Mesleki görevlerini yerine getirmek amacıyla yanlarında bulundurdukları aletlerine ve kayıtlarına el koydular. Birçoklarını sırf doğruyu konuşmalarından, kendilerinin insanlığı yanıltmak amacıyla uydurdukları yalanları tamamen geçersiz kılan hakikatleri kamuoyunun dikkatine sunmalarından dolayı hapse attılar.

Bir yıl önce vuku bulan Kudüs Kılıcı Savaşı esnasında da medya organlarını ve mensuplarını kasten ve planlı bir şekilde hedef aldılar.

Bir yıl önce, 15 Mayıs 2021 tarihinde öğle saatlerinde, Gazze şehrinde bulunan ve başta El-Cezire ile ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP) olmak üzere çok sayıda yerel ve uluslararası medya kuruluşunun ofisinin yer aldığı 12 katlı El-Cela gökdelenini yerle bir ettiler. İşgalci bu binanın boşaltılması için apartmanda çalışma ofisleri bulunanlara bir saat süre tanıdı ve ardından üzerine havadan bomba yağdırararak bütün binayı yerle bir etti. Binada bazı doktorların muayenehaneleri de vardı.

Böyle bir saldırı yani özellikle basın organlarının ofislerinin ve doktorların muayenehanelerinin bulunduğu bir binanın hedef alınması tam anlamıyla savaş ve insanlık suçuydu. Ama siyonist saldırganların arkasında duran Biden, Merkel gibi iyice arsızlaşmış siyasi liderlere göre İsrail yine haklıydı.

19 Mayıs 2021 sabahı da Gazze’deki Aksa’nın Sesi Radyosu’nda spiker olarak çalışan Yusuf Ebu Hüseyin’in evine saldırdılar. Önceden uyarı yapmadıkları için gazeteci Ebu Hüseyin de evinin enkazı altında kalarak hayatını kaybetti.

Siyonist işgal güçlerinin, basın mensuplarını kasten hedef almasının daha pek çok örneği var. Ama bunları bir yazıya sığdırmak mümkün değil.

Küresel emperyalizm onun “savaş suçu” kategorisine giren bütün bu saldırılarına ve cinayetlerine sürekli suskun kaldı. Zaten siyonist işgalci de bu cesareti emperyalizmin şartsız desteğinden alıyor.

Geçtiğimiz Çarşamba sabahı Cenin Mülteci Kampı’na yönelik insanlık dışı saldırılarını dünya kamuoyuna yansıtmak için erkenden harekete geçen gazeteci Ebu Akile’nin hem mesleki hem de insani görevini yerine getirmesi de onları rahatsız etti ve doğrudan kafasına ateş ederek vahşice katlettiler.

İşgalci her zaman olduğu gibi bu olayda da kendini temize çıkarmak için manipülasyon yöntemini kullanarak Ebu Akile’nin Filistinliler tarafından öldürülmüş olabileceği yalanına başvurmaya kalkıştı. Çünkü şimdiye kadar, manipülasyon yoluyla pek çok kişiyi kandırdığını ve en azından zihinleri bulandırmayı başardığını biliyordu. Ama Ebu Akile cinayeti üstü örtülemeyecek kadar açık bir cinayetti. Hem yanında bulunan arkadaşlarının, görgü tanıklarının verdiği bilgiler, hem de otopsi sonuçları onun işgal güçleri tarafından üstelik hatayla değil kasten ve yüzünden vurularak öldürüldüğünü gözler önüne serdi.

Ama, Ebu Akile’nin Filistin’deki hıristiyan kesime mensup ve ABD vatandaşı olmasına rağmen Batı ülkeleri siyonist vahşet ve canavarlık karşısında yine üç maymunu oynamayı tercih ediyor.