26 Haziran 2021 Cumartesi, Yeni Akit
1978 doğumlu Nizar Benat, Filistin’de etkili faaliyetlerde bulunan bağımsız bir siyasetçiydi. Düşünce olarak ulusal çizgiye yakın durduğu biliniyordu. Ancak Filistin direnişini de destekliyor ve Oslo Anlaşması başta olmak üzere İsrail işgal rejimiyle yapılan anlaşmalara, onunla güvenlik işbirliğine de şiddetle karşı çıkıyordu. Bundan dolayı Filistin Yönetimi’nin politikalarını çok sert bir dille eleştiriyordu.
Mahmud Abbas yönetiminin kirli işlerini ve yolsuzluklarını da gündeme taşıma cesareti gösterebiliyordu. Son dönemde yaşanan, İsrail işgal rejiminden, günü geçmiş aşılar alınmasıyla ilgili dosyayı da gündeme taşıyarak Abbas yönetimine bu konuda eleştirilerde bulunmuştu. 21 Haziran’da kişisel facebook sayfasında “Aşı Skandalı” başlığıyla bir video yayınlayarak bunun Abbas yönetiminin kirli işlerinin ilki olmadığına dikkat çekmişti. Gerçi Abbas Yönetimi, aşı konusunda İsrail işgal rejiminin yaptığı açıklamaları yalanladı, ama bu konudaki iddialar günlerce tartışma konusu olarak gündemde kalmaya devam etti.
Benat 22 Mayıs 2021 tarihinde yapılması planlanan ama Abbas tarafından iptal edilen seçimler için, Fetih Hareketi’nden ihraç edilen, eski bakanlardan Nasır El-Kudva’yla, yine Fetih kökenli Mervan El-Berğusi’nin başını çektiği “Özgürlük ve Onur” listesinden milletvekili adayı olmuş ve bu listenin organizasyonunun başkanlığını yürütüyordu. Onun, seçimlerde Fetih hareketinden dışlanan veya muhalif oluşum ortaya çıkaran kadroyla birlikte ittifak kurarak onların bileğini güçlendirmesi de Abbas yönetimini ciddi şekilde rahatsız etmişti. Tahmin edildiği kadarıyla Abbas’ın seçimleri iptal kararı almasının sebeplerinden biri de kendisinin hitap ettiği tabanı böleceği anlaşılan böyle muhalif listeler çıkarılmasıydı. Onların başında da hâlen işgal zindanlarında olan ve Fetih içinde Abbas’ın politikalarından rahatsız olanları kendi tarafına çekmesinden endişe edilen Mervan El-Bergusi’nin başını çektiği liste geliyordu.
Abbas’ın adamları, Batı Yaka’nın El-Halil vilayetine bağlı Devra kasabasından olan Nizar Benat’a gözdağı vermek amacıyla daha önce de onu gözaltına almış veya gözaltına alma tehdidiyle evine baskınlar düzenlemişlerdi. Ailesi, Abbas’ın adamlarının evlerine sekiz baskın düzenlediklerini ve her keresinde çok çirkin muamelelerde bulunduklarını, işkence ettiklerini dile getirdi. Ayrıca değişik şekillerde kendisine tehditlerde bulundular. O yüzden ailesi, kendisi hakkında zaten ciddi şekilde endişe içinde olduklarına dikkat çekti.
Ama bütün bu baskınlar, gözaltılar ve tehditler onu susturmak için yeterli olmadı. O, Abbas yönetiminin bütün kirli işlerini, siyonist işgal rejimiyle karanlık ilişkilerini gün yüzüne çıkaran yayınlar yapmaya devam etti. Batı ülkelerinden de Abbas yönetimine yardım yapmamalarını istedi ve bu yardımların Filistinlilere ulaşmadığını, Fetih hareketinin siyasi hesapları için kullanıldığını hatırlattı.
24 Haziran Perşembe gecesi sabaha doğru, daha şafak sökmeden Abbas yönetiminin Koruyucu Güvenlik Birimi’nden ve istihbarat teşkilatından en az 25 kişiden oluşan bir ekip Nizar Benat’ın El-Halil’deki evine baskın düzenledi. Önce onu aile efradının, eşinin ve çocuklarının yanında feci bir şekilde dövdüler. Ardından çırılçıplak soyarak sorgulama merkezine götürdüler. Aradan fazla zaman geçmeden durumunun ağırlaştığı ve hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Çok geçmeden de kaldırıldığı hastaneden vefat haberi geldi. Hastanedeki doktorların hazırladığı raporda ölümünün normal bir şekilde olmadığı, ciğerlerinin kanadığı ve bu yüzden nefes alamadığı ve boğularak öldüğü dile getirildi.
Onun tasfiye edilmesi Cemal Kaşıkçı’nın tasfiye edilmesi olayına benziyor. Sırf siyasi muhalefetinden dolayı korkunç bir cinayetle hayatına son verilmiştir. Bunun polislerin ve istihbarat yetkililerinin aşırılıkları diye üstünün örtülmesi söz konusu olamaz. Bu cinayet Mahmud Abbas’ın kendisine muhalefet edenlere tahammül edememesinden kaynaklanan korkunç bir cinayettir.